Ortalama ömrün uzamasıyla birlikte kadınların menopozda geçirdikleri sürenin de arttığını belirten TJOD Başkanı Prof. Karateke, artık kadınların hayatlarının üçte birinden fazlasını menopozda geçirdiklerini söyledi, “Dolayısıyla menopoz için eski konseptler yerini yeni konseptlere bıraktı” dedi.
Türkiye’de menopoz yaşı ortalama 51. Çok uzun yıllardır dünyada da durum yaklaşık olarak böyle. Bu konuda değişen şey ise; kadının menopozda geçen yaşam süresi. Çünkü kadınların ortalama ömrünün uzamasıyla menopozla geçirilen süre de artmış oldu.
MENOPOZ İÇİN VÜCUDUNUZA YATIRIM YAPIN
Artık kadınların hayatlarının üçte birinden fazlasını menopozda geçirdiklerini belirten Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği Başkanı Prof. Dr. Ateş Karateke, menopoza girdikten sonra değil, girmeden önlem almanın önemli olduğunu söyledi, “Dolayısıyla menopoz için eski konseptler yerine yeni konseptler var. Menopoza önceden hazırlanmayan kadın, menopoz yıllarında çok ciddi sağlık problemleri yaşayabilir. Gençlik yıllarından itibaren geleceğine yatırım yapan kadınlar ise bu süreci rahat geçirir” dedi.
Karateke, kadınların belirli bir yaştan sonra erkeklerden farklı olarak vücutları, kalpleri, damarları ve kemikleri için gerekli olan bir hormonu kaybettiklerini söyledi. Karateke’nin bahsettiği o hormon; kadın hayatını hem kolaylaştıran hem de zorlaştıran östrojen.
Östrojeni kaybeden kadının ciddi sağlık problemleri yaşayabildiğini dile getiren Karateke şöyle konuştu:
KEMİK DEPOLARINI GENÇLİKTE DOLDURUN
“Onun için kadın genç yaşlardan itibaren damar sağlığını korumalı, kolesterolünü kontrol altında tutmalı, kilo almamalı, düzenli spor yapmalı. Menopozdaki en büyük sorunlardan biri de kemiklerdeki kalsiyum kaybıdır. Bir kadın gençlik yıllarında ne kadar kemiklerine kalsiyum depolarsa, yani bankaya ne kadar hesap açtırırsa menopozlu yıllarda kemiklerinde o kadar kalsiyum kalır. Onun için çocukluktan beri spor yapmalı, bilinçli olmalı, kalsiyumdan zengin beslenmeli ki menopozda kemik erimesi (osteoporoz) ile karşılaşmasın.”
HORMON REPLESMAN TEDAVİSİ KİMLERE UYGULANMALI?
2003 yılına kadar her kadın menopoza girer girmez, hormon replesman tedavisi başlandığını belirten Karateke, “Ama artık o tedavi protokolü değişti. Çünkü bu tedavi ile meme kanseri riskinin arttığı gösterildi ve tüm dünyada trend geri döndü. Ancak yine de bazı kadınlara hormon tedavisi yapılması gerekebiliyor, kadının sağlık kriterlerine bakılarak hormon veriliyor” dedi.
40 yaşından önce olan menopoz, “erken menopoz” olarak nitelendiriliyor. Erken menopozda uygulanan tedavi için ise Karateke, “Bu kadınlara hormon replesman tedavisi yapmak yönünde bir görüş var ama yakın takiple yapılmalı. Çünkü o kadar uzun yılları menopozla geçecek olan kadının kemik ve kalp damar sağlığının bozulmaması için hormon tedavisi yapılabiliyor” ifadesini kullandı.
ERKEN MENOPOZ NEDEN KAYNAKLANIR?
Menopoz, yumurtalığı uyaracak hormonlara yanıt verecek folikülün kalmamasına bağlı gelişen bir süreç. Eğer yumurta doğuştan azsa, bir takım genetik bozukluklar varsa, kadın genç yaşlarda kemoterapi almışsa, pelvis bölgesine ışın tedavi yapılmışsa, genel sağlık kurallarına uymamış, sağlıklı beslenmemişse ve sigara içmişse erken menopoza aday olabiliyor.
GEÇ MENOPOZ HEM AVANTAJ, HEM DEZAVANTAJ
55 yaşından sonra başlayan menopoz ise “geç menopoz” olarak adlandırılıyor. Geç menopozun en önemli tehlikesi ise rahim içi kanseri ile meme kanseri riskinin artması. Prof. Karateke, bu bağlantıyı şöyle açıkladı:
“Çünkü bu kanserlerin çok önemli bir kısmı hormona bağımlıdır. Hormonların uyarısı uzun yıllar devam ederse kanser riski de artar.”
Dolayısıyla geç menopoza girmek bir yönden iyi, bir yönden ise kötü. Östrojenin kemik, kalp ve damar sağlığına olumlu etkisi uzun yıllar sürüyor, kadın menopozda hayatı zorlaştıran ateş basmaları ve sıkıntılardan uzun süre uzak kalıyor, bunlar avantajlar. Kanser riskinin artması ise dezavantaj. Bu nedenle de geç menopoza giren kadınların daha sıkı takip edilmesi gerekiyor.
İDRAR TUTAMAMA SORUNUNDA NE YAPILMALI?
Menopoz döneminde idrar tutamama, idrara sıkışma gibi hayatı olumsuz etkileyen ve eve hapseden sorunların da yaşandığını belirten Karateke’nin bu konudaki önerisi ise şöyle:
“Bu kadınlara mutlaka pelvik taban egzersizlerini öğretmek, sık görülebilecek idrar yolu iltihabını ortaya çıkarmak gerekir. Bu sorunlar diyabet nedeniyle de olabilir, onu ortaya koymak önemlidir. Erken menopoza girdim diye düşünen kadınların birçoğunda da tiroid bezlerinin az çalışması sorunu olabilir, bu nedenle tiroid fonksiyonlarına bakılmalıdır.”
MENOPOZ SONRASI JİNEKOLOJİK MUAYENE SIKLIĞI NE OLMALI?
Geç menopozun daha çok genetik nedenlerden kaynaklandığını belirten ve menopozdan sonraki jinekolojik muayene sıklığına da değinen Karateke’nin verdiği bilgiye göre, kanser riski standart olan kadınlarda yılda bir doktor kontrolü yeterli oluyor. Ancak post menopozda en küçük bir vajinal kanama ciddiye alınmalı ve vakit kaybetmeden jinekoloğa gidilmeli. Çünkü kanamanın altında çok ciddi bir hastalık olabilir.
KADINI ZOR DURUMDA BIRAKAN ATEŞ BASMALARI
Bu dönemde görülen bir diğer sorun da ateş basması, sıkıntılar ve onlara bağlı sorunlar. “Bu sorunların hangi kadında, ne kadar olacağı ve ne kadar süreceği konusunda çok bilgimiz yok. Uzun yıllar boyunca bu sıkıntıları yaşayan kadınlar olabilir” diyen Prof. Dr. Ateş Karateke’nin o kadınlara tavsiyesi; spora devam etmeleri ve sağlıklı beslenmeleri. Şikayeti çok fazla olan kadınlara ise östrojen dışında bazı ilaçlar verilebiliyor. (Kaynak:ntvmsnc.com.tr)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder