“Emzirme ve kilo alıp verme döneminden sonra, ayrıca yer çekimine bağlı olarak göğüslerde sarkma sorununun gözlemlenmesi çok doğal bir süreçtir” diyen Op. Dr. Bülent Cihantimur, bayanların meme dikleştirme operasyonu için uygun bir aday olup olmadıklarını 4 basit yol ile kendilerinin de test edebileceklerini söyledi. “Sarkan göğüslerde çoğunlukla kol alt kısmına doğru çatlaklara veya aynı bölgede incelmiş deriye rastlarız. Meme dokusunun ağırlığı memeyi aşağıya çekmiştir.
Hatta çoğu sarkıklık sorunu, terlemeyle birlikte meme altı cildinin hava almamasını sağlar ve cilt problemlerini tetikler” diyen Op. Dr. Bülent Cihantimur sözlerine şöyle devam etti: “Sarkık bir göğüste areola bölgesi dediğimiz yani meme başı haresi, yere doğru bakar. Sutyensiz bir şekilde aynaya bakıldığında harenin konumuna göre karar vermek mümkündür. Ayrıca desteksiz sutyen giyildiğinde meme dokusu istenilen şekilde durup durmadığı da önemlidir.
Çoğu kadının muzdarip olduğu bir diğer konu da asimetri sorunudur. Sutyen giyildiğinde dahi, göğüs dekoltesinde farklılıklar meydana gelebilir. Bu da göğüslerdeki sarkmanın sonuçlarındandır. Eğer bu 4 durum göğüslerinizde varsa, meme dikleştirme operasyonu için uygun bir adaysınız diyebiliriz.”
MEME DİKLEŞTİRME VE MEME BÜYÜTME AYNI OPERASYONDA YAPILABİLİR
“Çoğu hastam muayene sırasında sarkan göğüslerinin yanı sıra, büyüklüğünden ya da küçüklüğünden de şikayetçi olduklarını dile getirirler. Zaten sarkık göğüslerin bir diğer dezavantajı çoğunun diriliklerini kaybetmiş olmalarıdır.
Dikleştirme ameliyatı ile beraber göğüs implantı yerleştirilerek meme büyütme yapılabilir. Aynı şekilde büyük göğüslerinden şikayetçi olan bayanlarda da meme dikleştirme ile birlikte meme küçültme operasyonu eş zamanlı yapılabilir” açıklamalarında bulunan Op. Dr. Bülent Cihantimur ayrıca meme küçültme operasyonlarının sadece estetik kaygılarla değil, bel ve sırt ağrılarını tetiklediği için bir sağlık problemi olarak da yapıldığını ifade etti.
(Kaynak:pembenar.com.tr)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder