19 Nisan 2015 Pazar

Akciğer kanserine "yarım saatte" teşhis

 İzmir Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde kullanılan bir cihaz sayesinde, yarım saatlik uygulamayla kişinin akciğer kanseri olup olmadığı ameliyata gerek duymadan tespit edilebiliyor

Milliyet'in haberine göre; İzmir Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları  ve Cerrahisi eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde kullanılan cihazla, kişinin  akciğer kanseri olup olmadığı yaklaşık yarım saat içerisinde herhangi bir  ameliyata gerek duyulmadan tespit edilebiliyor.

Hastanenin Bronkoskopi Ünitesi Sorumlu Hekimi Onur Fevzi Erer, AA  muhabirine yaptığı açıklamada, akciğer kanserlerinde ve tümörlerinde tanı ve  evrelemenin çok önemli olduğunu, bunun normalde hastanın ameliyat edilerek alınan  parçanın incelenmesi sonucunda tespit edilebildiğini söyledi.

Kanser veya tümörlü dokunun ne kadar yayıldığını bilmenin hastanın  tedavisini planlamak adına çok önemli olduğunu vurgulayan Erer, bu tür  rahatsızlığı olan birinin ameliyat ve iyileşme süreciyle yaklaşık 1 ay  geçirdiğini dile getirdi.

Kanserin yayılması ve tedavisinde sürenin önemine işaret eden Erer,  hastanelerinde kullandıkları Endobronşial Ultrasonografi (EBUS) cihazı sayesinde  tanı ve evrelemeyi tespitte ameliyatı ortadan kaldırdıklarını ve süreci  kısalttıklarını vurguladı.

EBUS cihazıyla ışıklı bir aletle solunum yollarını  değerlendirdiklerini, aynı zamanda aletin ucunda ultrasonun olduğunu ifade eden  Erer, solunum yollarının yanındaki organlarda da büyümüş lenf bezleri, tümör  dokusunu tespit ettiklerini, kanserin yayılımının olup olmadığını  görebildiklerini kaydetti.

Kanser ve tümör tanı ve evrelerinde hastanın ameliyata alınarak  parçanın incelendiğini ve buna göre sonucun ortaya çıktığını ifade eden Erer,  şunları söyledi:

"Bu hasta için oldukça sıkıntı veriyordu. Ameliyat yarası sonra  kapatılıyordu, eğer bir durum çıkmazsa boşu boşuna cerrahi işlem uygulanmış  oluyordu. Hastaya ekstradan gereksiz cerrahi yöntem uygulanmış oluyordu. Eski  yöntemde yapılan işlemler, yaklaşık 1 ayı buluyordu. Biz kapalı yöntemle ışıklı  aletle girip baktığımızda tümörün yayılımını görüp oradan parça alabiliyoruz.

Bu  parça tümörlü doku içeriyorsa hastayı boşu boşuna ameliyata sokmuyoruz. Kaldı ki  eğer o yayılım varsa tümörlü alan lenf bezlerine yayılmışsa hastanın tedavisi bir  miktar daha gecikiyordu çünkü cerrahi müdahale sonrasında hastanın iyileşmesini  bekliyorduk. Ondan sonra hastaya ilaç, ışın tedavisi planlıyorduk. Yaklaşık yarım  saat süren bu yöntemle hasta, Sabah geliyor öğlen gidiyor. Hastanede yatmasına  gerek kalmıyor. Birkaç gün içinde de sonuç çıktığında kemoterapi, radyoterapi  alacaksa bu planlanıyor. 2011 yılından bu yana 2 binin üzerinde hastaya bunu  uyguladık. Ege bölgesine hizmet veriyoruz. Doğru tanı koyma oranımız da dünyayla  benzer yüzde 90 oranında."

Günde 2 paket sigara içen kişiye kanser tanısı

EBUS cihazı sayesinde erken dönemde akciğer kanseri olduğunu öğrenen  46 yaşındaki Ahmet Çevik, günde 2 paket sigara içtiğini, sol bacağındaki Ağrı  üzerine gittiği hastanede kanında kirlenme tespit edildiğini anlattı.

Bunun üzerine kendisine EBUS cihazıyla yapılan işlemle akciğer tanısı  konulduğunu ifade eden Çevik, "3-4 gün içerisinde tanı konulup tedaviye başladım.  Şu anda kendimi daha iyi hissediyorum. Ameliyata gerek kalmadan tanı konulması  çok mutlu etti beni" dedi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder