Adı sigarayla birlikte anılan ve en önemli nedeni sigara olan KOAH’la ilgili merak edilenleri ve KOAH neden olan risk faktörlerini Dünya Koah Günü’nde Hisar Intercontinental Hospital Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Serhat Fındık’la konuştuk…
KOAH Riski taşıyıp taşımadığınızı merak ediyorsanız…
Sigara içiyorsanız risk altındasınız.
Sigaraya bırakmış olsanız da sigara içilen ortamlarda bulunuyorsanız sigara içenle aynı düzeyde riskiniz devam eder.
Yaygın olmasa da risk faktörlerinden biri karaciğerden salgılanan ve akciğerin hücrelerini koruyan Alfa 1 antitripsin enziminin belli bir oranın altına inmesidir.
Ülkemizde çok fazla görülen bir diğer risk faktörü de biomes maruziyetidir. İç Anadolu, Doğu Anadolu, Karadeniz, Güneydoğu Anadolu’nun iç bölgelerinde insanların ısınmak, yemek yapmak gibi temel ihtiyaçlarını karşılamak için kullandıkları sap, saman, tezek gibi atıkların yakılmasıyla ortaya çıkan Duman, içerdiği biomas adlı madde nedeniyle sigara dumanıyla aynı zararı verir. Bu dumana uzun süre maruz kalan kadınlarda sigara içmedikleri ya da sigaraya maruz kalmadıkları halde KOAH görülür.
Risk oluşturan maddelerden biri de gençlik ve çocukluk döneminde geçirilen akciğer hastalıklarıdır. Zatürre erken teşhis ve zamanında tedaviyle akciğerlerde hasar bırakmaz. Ancak geniş alanları tutmuşsa ve geç teşhis edilirse akciğerde harabiyete yol açarak KOAH’a da zemin hazırlayabilir.
Maden işçileri, tersane işçilerinde görülen slikozis, asbestozis gibi hastalıklar da KOAH’a zemin hazırlayabilir.
Geçmişte astım gibi akciğer hastalığı geçirmiş kişi sigara da içiyorsa bu zarar daha da artar ve daha hızlı bir şekilde KOAH’a neden olabilir.
Anne ya da babanın anne hamileyken sigara içmesi durumunda bebeğin anne karnındaki akciğer gelişiminin normalden daha yavaş olması ve düşük doğum ağırlıklı doğması da çocuk sigara içmese bile gelecekte KOAH’a zemin hazırlayabilir.
KOAH’ı diğer akciğer hastalıklarından ayırt etmek kolaydır; ancak belirtileri dikkate alırsanız…
Astım, zatürre, alerjik akciğer hastalıkları, mesleki akciğer hastalıkları, bronşit ile benzerlik gösteren KOAH’ta diğer solunum hastalıklarına benzer öksürük, balgam, öksürükle ağızdan kan gelmesi, göğüs ağrısı ve nefes darlığı şikayetleri vardır. KOAH’ın en sık görülen belirtileri ise nefes darlığı, öksürük ve balgamdır. Bu belirtiler bir arada görülebileceği gibi sadece biri de görülebilir. Hastanın muayenesi, sigara öyküsü, yaptığı iş, yaşadığı yerler, daha önce geçirdiği hastalık ve belirtiler dikkate alınır. İyice sorguladıktan sonra fiziki muayene yapılır. Aile öyküsü çok önemlidir. Tedavi edildiği halde 6 haftadır geçmeyen bir öksürüğünüz varsa, sigara içiyor ya da sigara dumanına maruz kalıyorsanız veya sigara içmediğiniz halde bu belirtileri yaşıyorsanız, mutlaka KOAH riskinizin araştırılması gerekir. Yapılan araştırmalarda KOAH’ın alerjik bünyeli kişilerde daha çok ortaya çıktığı saptanmıştır. KOAH tanısı için basit bir kan tahlili, akciğer filmi ve solunum fonksiyon testi yapılır. Bazı durumlarda bu kadar kolay olmayabilir. O zaman daha özel test ve muayeneler yapılması gerekebilir. Özellikle kalp hastalıklarıyla da karıştığı için mutlaka kardiyolojik muayene yapılır. Bazen akciğer grafisi ve hastanın klinik bulguları görüntüleme yöntemlerinin bir adım ilerisine gitmemizi telkin edebilir. Bu noktada akciğerin bilgisayarlı tomografisinin çekilmesi gerekir. Gerekirse solunum yollarının fiberoptik kamerayla incelenmesi için bronkoskopi de yapılabilir.
KOAH ilerledikçe akciğer kanserine zemin hazırlıyor!
Akciğer kanseri gelişiminde en önemli risk faktörlerinden biri de KOAH’tır. Çünkü ikisinin de ortak nedeni sigaradır. KOAH, ilerledikçe hücrelerde yapısal değişiklikler meydana gelmesine neden olur ve akciğer kanserine zemin hazırlayabilir. Genellikle doğru orantılı olsa da bu KOAH’lı bir kişi akciğer kanseri olur anlamına gelmez. Bazen KOAH olmadan da akciğer kanseri gelişebilir.
KOAH’ın yarattığı tahribat erken teşhis ve tedaviyle durdurulabilir!
KOAH’ın ilk evresinde belirtiler yok denecek kadar azdır. Hasta şikayetlerini söyler, muayenesi, solunum fonksiyon testi yapılır. Ancak sonuçlar normaldir. Bu durumda sigaradan, stresten uzak durması, beslenme ve uyku düzenine dikkat etmesi, grip aşısını düzenli yaptırması ve bir kereye mahsus zatürre aşısını yaptırmasını öneririz. İkinci evrede belirtiler kişinin günlük hayatını ufak ufak zorlamaya başlasa da ihtiyaçlarını karşılamasını engellemez. Merdiven çıkmak, futbol oynamak gibi efor gerektiren işlerde zorlanmalar başlar. Bu dönemde hekimin kontrolüyle verilen ilaçlar günlük hayatına rahatça devam etmesini sağlar. KOAH’ta akciğerlerin gaz değişiminin yapıldığı gaz kesecikleri ve hava yollarının tutulumu söz konusudur. Ancak bu tutulum her iki akciğerin her bölgesinde aynı oranda değildir. Özellikle sigara içen kişilerde akciğerlerin üst bölgesi daha fazla; alt bölgesi daha az tutulmuştur. Bu durumda hasta sigarayı bırakır, sigara içilen ortamlardan uzak durur ve ilaçlarını da düzenli olarak kullanırsa harap olan bölgeler daha yavaş da olsa iyileşmeye başlar. Ancak kişi ağır evrede ise banyo yapmak gibi en ufak harekette bile zorlanırken en ağır evrede istirahat halindeyken bile rahatsızlık vardır. Tedavi edilebilir dediğimiz zaman hafif evredeki tedavi ile ağır evredeki tedavi çok farklıdır. Ayrıca ağır evredeki hasta hala sigara içmeye devam ediyorsa yaşayacağı süreyi de, yapılacak tedavinin de etkinliğini azaltır. Ancak hiçbir zaman geç değildir. KOAH’lı kişi ne kadar geç de olsa sigarayı bıraktığı, kendine dikkat ettiği ve yapılan tedaviye uyduğu zaman hiçbir öneriyi karşılamayan hastalara göre daha belirgin olarak uzun ve kaliteli yaşar.
KOAH’a yakalanmamak için…
Sigara, puro, pipo, nargile gibi tütün mamullerini bırakın ve bunların içildiği ortamlardan uzak durun.
Maden ocağı gibi alanlarda çalışıyorsanız iş güvenliği ve sağlık kurallarına uyun. Bu şartlar sağlanamıyorsa mümkünse işinizi değiştirin.
Biomas maruziyeti söz konusuysa buna neden olan etkenleri ortadan kaldırın.
Sağlıklı beslenin ve sizin için ideal olan kilonuzu koruyun.
Uyku düzeninize dikkat edin.
Düzenli egzersiz yapın.
Günde en az 2 litre su için.
Kontrollerinizi ve ilaç tedavinizi aksatmayın.
Alerjik bir bünyeniz varsa ortamınızı yeniden düzenleyin.
Her yıl grip aşınızı ve bir defaya mahsus zatürre aşınızı yaptırın.
Evinizde hayvan beslemeyin. Özellikle kuşların tüy ve atıkları alerjilerin en önemli nedenlerinden biridir. Çünkü bunlar direkt teneffüs edilen havaya geçince kimyasal reaksiyona neden olur. Kümes hayvanları, güvercinler için de aynı durum geçerlidir.
(milliyet.com.tr)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder